Arama

28 Aralık 2010 Salı

Championship, Lig 1-2 Ertelenen Karşılaşmalar



npower Championship

Doncaster Rovers P-P Ipswich Town 


npower League 1
Brentford P-P Tranmere Rovers 
Carlisle United P-P Exeter City
Colchester United P-P Oldham Athletic
Hartlepool United P-P Leyton Orient
Rochdale P-P Bristol Rovers
Sheffield Wednesday P-P Yeovil Town
Walsall P-P Dagenham & Redbridge


npower League 2
Bury P-P Torquay United
Burton Albion P-P Stevenage 
Chesterfield P-P Wycombe Wanderers
Crewe Alexandra P-P Southend United
Hereford United P-P Northampton Town
Morecambe P-P Aldershot Town
Rotherham United P-P Accrington Stanley

Hafta İçi Futbol Keyfi


28 Aralık Salı

17.00 Tottenham – Newcastle (LİG TV)
17.00 Manchester City – Aston Villa (SPORMAX)
19.30 West Ham – Everton (PL TV)
22.00 Birmingham – Manchester United (SPORMAX)


29 Aralık Çarşamba
21.45 Wigan – Arsenal (LİG TV)
22.00 Liverpool – Wolverhampton (SPORMAX)

26 Aralık 2010 Pazar

Ada'da Kar Var...


Premier League

Blackpool v Liverpool
Everton v Birmingham

Championship

Crystal Palace v Norwich
Middlesbrough v Nottingham Forest
Scunthorpe v Preston

League One

Bournemouth v Plymouth
Bristol Rovers v Walsall 
Charlton v Southampton 
Dagenham & Redbridge v Brighton
Exeter v Swindon
Leyton Orient v MK Dons
Notts County v Rochdale
Oldham v Carlisle 
Peterborough v Colchester 
Tranmere v Sheffield Wednesday 
Yeovil v Brentford

League Two

Accrington Stanley v Crewe 
Aldershot v Gillingham
Bradford v Chesterfield 
Macclesfield v Morecambe
Northampton v Burton 
Port Vale v Lincoln
Shrewsbury v Bury
Southend v Barnet
Stevenage v Oxford United
Stockport v Rotherham
Torquay v Cheltenham

Blue Square Bet Premier

Bath v Newport
Darlington v Fleetwood
Eastbourne v Crawley
Forest Green v Kidderminster
Hayes v AFC Wimbledon
Histon v Cambridge 
Mansfield v Grimsby
Rushden & D v Luton 
Southport v Barrow 
Tamworth v Kettering 
Wrexham v Altrincham 
York v Gateshead

Scottish Premier League

Dundee United v Hamilton
Kilmarnock v Hearts

Scottish Football League Division One

Dunfermline v Falkirk
Ross County v Cowdenbeath (Monday)
Queen of the South v Dundee 
Stirling v Morton

Scottish Football League Division Two

Aidrie Utd v East Fife 
Brechin v Ayr 
Dumbarton v Forfar 
Peterhead v Stenhousemuir

Scottish Football League Division Three

Annan Athletic v Berwick Rangers 
East Stirling v Albion
Elgin v Clyde

24 Aralık 2010 Cuma

Süper Lig İlk Yarı 11'i



Herkesin kendince kafasında oluşturduğu, SüperLig'in ilk yarısının en iyi kadrosu muhakkak vardır. Bende kafamda oluşturduğum en iyi ilk 11'i sizlere paylaşmak istedim... 



KARCEMARSKARS
Gaziantep takımına geçen sene gelmesine rağmen, bu sene yıldızı parladı. Kalecilik bilgisi olarak fazlasıyla göze çarpıyor. Pozisyonlarda nerede ne yapacağını çok iyi biliyor. Yan toplarda ve karşıdan gelen toplarda çok fazla zaafı yok. Reflekslerine de değinecek olursak, ligin bir çok kalecisinden çok daha iyi durumda. 


GÖKHAN GÖNÜL
Son senelerde Alex'i saymazsak Fenerbahçe'nin en büyük artısı olarak Gökhan'ı söyleyebiliriz. Bu sezon da diğer sezonlara nazaran formunda düşüş yaşasada şuan için Türkiye Ligin'de en iyi sağbek olarak gösterebiliriz. Hücumlara çıkışı ve savunmada ki dikkati ile ilk 11'de ki yerini aldı. 


EGEMEN
Trabzon defansının sigortası. Geçmiş senelere göre çok daha olgun ve dikkatli oynuyor. Hırsı ve Trabzon taraftarıyla birlikte takımın şampiyonluk yolunda ki en önemli parçası. İkinci yarda bu performansını devam ettirmesi, Trabzonspor'un şampiyonluğuna büyük katkı yapacaktır. 


YOBO
Daha önce nerdeydin dedirten bir performans gösterdi. Sakin ve garantici oyunu ile güven verdi. Hızlı forvetler karşısında biraz olsun zorlansa da ilk topa basmasıyla bunu da biraz olsun atlattı. Fenerbahçe'nin sezon sonunda bonservisini alması, uzun bir süre defansında sıkıntı çekmemesini sağlayabilir. 


İBRAHİM ÜZÜLMEZ 
Solbek denildiği zaman çok farklı isimler geliyor aklımıza. Fakat ilerlemiş yaşına rağmen, kapasitesinin maksimumunu kullanarak canla başla mücadele eden İbrahim Üzülmez'i defansımızın soluna yerleştiriyoruz. Ne Hakan Balta, ne Vederson, ne de A.Santos/Caner, onun kadar olamadılar. Deli İbo'suz 11 olmaz! 


EMRE BELÖZOĞLU
Oynadığı zaman bir takım için ne kadar faydalı olabileceğini Fenerbahçe'de gösterdi. Her ne kadar olumsuz eleştirilere maaruz kalsa da bu 11'de ki yerini almalıydı. Sakatlanmadığı sürece Alex ile Fenerbahçe'nin en iyilerinden biriydi. Savaşçi ve inatçı bir orta saha oyuncusu aradığımda Emre'yi kadromda isterdim. 


SELÇUK İNAN
Karadeniz fırtınasının en büyük kozlarından biri. Manisa'da oynarken de futbolunu beğeniyordum. Ama, Trabzonspor ile farklı bir role büründü. Takımda liderlik yapan, hatta kaptanlığa kadar yükselen Bordo-Mavili ekibin orta saha oyuncusunu kadroya almak olmazdı. 


BURAK YILMAZ 
Antalya, Beşiktaş ve Fenerbahçe'de ortaya koyduğu futbolla hiç de tasvip etmediğim bir futbolcu portresi çizdi. Ama, Şenol hocayla birlikte inanılmaz bir çıkış yakaladı. Sadece futbol oynamayı ve başarıyı düşündüğü zaman, ilerisi için çok daha iyi bir konuma geleceğini düşünüyorum. 


QUARESMA 
Transferi çok büyük ses getirdi. Acaba geçmişinde yaşadıklarını burda da yaşarmı dedirtti. Ama, o bunların aksine sakatlık dönemine kadar çok iyi bir oyun ortaya koydu. Yeni bir sayfa açacağını ve Beşiktaş'ın başarısı için ter dökeceğini belirtmişti. Avrupa kupası maçlarında Beşiktaş'ın en büyük silahı oldu. Lig maçlarında şuana kadar o performansa gelmese de Q7 gibi ne zaman ne yapacağı belli olmayan oyunun kaderini etkileyebilecek bir oyuncuyu 11'e almamak olmazdı. 


ALEX 
Fenerbahçe takımının ve Hagi sonrasında Türk futbolunun hayranlıkla izlediği en büyük yetenek. Hagi ile kıyaslamayı bir kenara bırakıp, Fenerbahçe'nin en büyük yapı taşı olduğunu kabul etmek lazım. O olmadan bir taktik ve oyun anlayışı hala Fenerbahçe takımında yok. Zaten ilk yarıda ortaya koyduğu performansla da Alex'i kadroya almadan olmazdı. 


EMENİKE 
Tabi ki şuan için forvet/santrafor denilince akla Emenike geliyor. Şuan bu lig de oynayan tüm takımların isteyebileceği ve hayranlıkla izlediği Emenike'yi forvete koymamak olmazdı. Güçlü fiziği, sürati ve birebiri ile 11'i haketti. 

Hafta Sonu Futbol Keyfi


26 Aralık Pazar

14:00 Fulham-West Ham United / Spormax, PL, Spormax HD
17:00 Man. United-Sunderland / Spormax, PL, Spormax HD
17:00 Newcastle - Manchester City / LigTV, LigTV HD
19:30 Aston Villa-Tottenham / Spormax, PL, Spormax HD
27 Aralık Pazartesi
22:00 Arsenal-Chelsea / Spormax, PL, Spormax HD

21 Aralık 2010 Salı

Fenerbahçe Acıbadem Dünya Şampiyonu


Galatasaray tekerlekli sandalye basketbol takımının dünya şampiyonluğunun ardından, Türk spor tarihinde bir zafer daha yaşandı. Fenerbahçe Acıbadem bayan voleybol takımı, Dünya Kulüplerarası Dünya Şampiyonasında rakiplerine set bile vermeden şampiyon oldu. Bu büyük başarıda ve zaferde emeği geçen herkese teşekkürler. Bu sevinci bizlere yaşattıkları için.

Not: Resim, resmi siteden alınmıştır. 

Hafta İçi Futbol Keyfi



21 Aralık Salı

18.00 Trabzonspor – Gaziantep Belediye / TRT 1
20.00 Karşıyaka – Bursaspor TRT Anadolu / KANAL 35
20.15 Fenerbahçe – Bucaspor / TRT 1
22 Aralık Çarşamba
18.00 Beşiktaş – Konya T. Şeker / TRT 1
20.15 Gaziantepspor – Galatasaray / TRT 1

18 Aralık 2010 Cumartesi

UEFA Avrupa Ligi 2. Tur Eşleşmeleri



Beşiktaş
- Dinamo Kiev

Napoli - Villarreal
Glasgow Rangers - Sporting Lizbon
Sparta Prag - Liverpool
Anderlecht - Ajax
Lech Poznan - Braga
Basel - Spartak Moskova
Young Boys - Zenit
Aris - Manchester City
PAOK - CSKA Moskova
Sevilla - Porto
Rubin Kazan - Twente
Lille - PSV Eindhoven
Benfica - Stuttgart
BATE Borisov - Paris Saint Germain
Metalist Kharkiv - Bayer Leverkusen

Bold yaptığım takımlar bana göre tur atlayabilecek ekipler. Beşiktaş'ın zor rakipler arasından daha zayıf bir takım çekmesi tur şansını arttırdı. Temsilcimizin, ilk karşılaşmada tur biletini alabileceğini düşünüyorum. Ayrıca çok da zorlu eşleşmeler var. Sevilla-Porto/Lille-PSV/Benfica-Stuttgart/Napoli/Villarreal gibi bu eşleşmelerde de iç sahada alınacak avantajlı skorlar turu atlayacak takımı büyük bir ölçüde belli edecektir. 2. Tur karşılaşmalarından sonra muhtemel eşleşmeleri verecek olursak;

Benfica/Stuttgart - BATE Borisov/Paris Saint Germain
BEŞİKTAŞ/Dinamo Kiev - Aris/Manchester City
Rubin Kazan/Twente - Young Boys/Zenit
PAOK/CSKA Moskova - Sevilla/Porto
Lille/PSV Eindhoven - Glasgow Rangers/Sporting Lizbon
Metalist Kharkiv/Bayer Leverkusen - Napoli/Villarreal
Anderlecht/Ajax - Basel/Spartak Moskova
Sparta Prag/Liverpool - Lech Poznan/Braga

Yine zorlu karşılaşmalar bizleri bekleyecek. Şampiyonlar Ligi seviyesine yavaş yavaş yaklaşılıyor gibi!.

17 Aralık 2010 Cuma

Hafta Sonu Futbol Keyfi


17 Aralık Cuma

20.00 Trabzonspor – Kardemir Karabük / LİG TV
21.30 Monchengladbach – Hamburg / TRT 3
18 Aralık Cumartesi
14.00 Altay – Adanaspor /TRT 1
14.00 Kayserispor – Bucaspor /DIGI
16.00 G.Birliği – Bursaspor /LİG TV
16.30 E. Frankfurt – B. Dortmund /TRT 3
17.00 Antalyaspor – Ankaragücü /DİGİ 205
17.00 Arsenal – Stoke City /SPORMAX
19.00 Fenerbahçe – Sivasspor /LİG TV
19.00 Gaziantep BŞB – Diyarbakırspor /TRT 6
19.00 Inter – TP Mazembe /NTVSPOR
19.30 Liverpool – Fulham /SPORMAX
19.30 St. Pauli – Mainz /TRT 3
21.00 Espanyol – Barcelona /NTVSPOR
21.45 Milan – Roma / SPORMAX  / TV 8
22.00 Paris Saint Germain – Monaco /KANAL A
23.00 Real Sociedad – Valencia /NTVSPOR
19 Aralık Pazar
13.30 Lazio – Udinese /TV 8
13.30 Orduspor – Denizlispor /TRT 1
14.00 Manisaspor – İstanbul Belediye /DİGİ
15.30 Blackpool – Tottenham /SPORMAX
16.00 Chievo – Juventus /TV 8
16.00 Konyaspor – Galatasaray /LİG TV
17.00 Kasımpaşa – Eskişehirspor /DIGI
18.00 Chelsea – Man. United /SPORMAX
18.00 Sochaux – Bordeaux /KANAL A
19.00 Beşiktaş – Gaziantepspor /LİG TV
19.00 Rizespor – Samsunspor /TRT 1
20.00 Malaga – A. Madrid /NTVSPOR
21.45 Sampdoria – Genoa /SPORMAX
22.00 Real Madrid – Sevilla /NTVSPOR
22.00 Marsilya – O. Lyon /KANAL A
20 Aralık Pazartesi
22.00 Man. City – Everton /SPORMAX

Altın Eldiven, Altın Top ve Altın Krampon


Dünya Kupasında ki başarılı futbollarıyla ödülleri sonuna kadar hakettiler.Altın eldiven ödülü de epeyce güzelmiş... 

Şampiyonlar Ligi 2. Tur Eşleşmeleri


Şampiyonlar Ligi 2. Tur eşleşmeleri bu şekilde. Real Madrid, başının belalısı Lyon ile eşleşti. Bakalım bu sefer geçebilecekler mi? Geçen senenin iki finalisti İnter ve Bayern ise 2. tur da karşı karşıya gelecek. Milan bakalım bu senenin flaş ekibi Tottenham karşısında neler yapacak. Bana göre turu geçecek takımları sıralayacak olursam;

Shakhtar
Milan
Schalke
Bayern
Real Madrid
Barcelona
Manchester
Chelsea 


Şeklinde sıralayabilirim. Fakat, Roma-Shakhtar ve Valencia-Schalke karşılaşmaları çok ilginç olacak. Evinde en iyi sonucu alan takımın çok büyük bir avantaj sağlayacağını düşünüyorum. 

13 Aralık 2010 Pazartesi

Bidone d'Oro 2010


Hani en iyi performansı ve yılın en iyisinin seçildiği Ballon d'Or varya... Bu da İtalya'da yılın en kötüsünü, yılın en berabat oyuncusunun (hayal kırıklığı diyelim!) seçildiği bir ödül. Ama bu seçimde daha çok yıldız futbolcuların aday gösterilmesiyle, ilgili arttırılmaya çalışıyor. İtalya'da senelerdir bu ödül için bir çok yıldız oyuncu aday gösterilmişti. Adriano, Ronaldinho, Materazzi, Mutu, F.Cannavaro, Ribas, Melo, Mancini ve Amauri bu sene ki adaylardı. Daha önce bu ödüle iki kez layık görülen Adriano, ödül için en güçlü adaydı. Melo geçen sene ki performansıyla bu ödüle layık görülmüştü. Neticesinde şuana kadar bu ödülü 2 kez kazanmış olan Adriano hat-trick yapma şansı yakalamış oldu. Bu duruma hiç "hayır" demiyen Adriona topu ağlara göndermiş oldu. Bu ödülü daha önce alan oyuncular arasında da bloğumuzun futbolcusu Rivaldo'nun da aldığını belirtelim. 2003 yılında ciddi bir oyla Rivaldo'nun aldığı bu ödülü bir diğer Brezilya'lı bu performansı devam ettiği sürece ve İtalya'da oynadığı süre zarfında hem aday olacak hem de almaya en yakın isim olacak gibi gözüküyor.

%22,42 oy alarak rakiplerine fark atan Adriano'nun ardından, ikinci sırayı %12,76 ile Amauri aldı. Üçüncü sıra ise %10,11 ile Ronaldinho'nun oldu. 

11 Aralık 2010 Cumartesi

Yetmedi mi?



Ankaragücü-Fenerbahçe arasında oynanılacak olan lig karşılaşması bilet fiyatlarını gördüğümde şok yaşadım. Bu nasıl bir adalet arkadaş!!! Hiç mi insaf yok. Amaç burada ne çözebilmiş değilim. Bu yapılan bir değil iki değil...

6 Kasım 2010 tarihinde iki takım arasında oynanılan karşılaşmanın bilet fiyatları; 
Kale Arkası: 56
Maraton: 67
Numaralı: 78

4 büyüklerle oynayan diğer takımlar tamam fiyatta "zam" yapıyor. Ama bu kadarına da pes!. Şimdi bu karşılaşmaya bu yüksek ücrette bilet fiyatı verip gelebilecek "Gecekondulu" var? Hiç mi kendi seyircisini düşünmüyor. Hadi onu geçtik, gerçekten Türkiye standartlarına göre çok abartı bir bilet fiyatı olmuş. Zamanında yanlış hatırlamıyorsam, Kasımpaşaspor'da Galatasaray maçı için böyle bir ücret istemişti. Artık bunu bıraksınlar. Bu durum düpedüz "soygun" oluyor... Daha geçtiğimiz günlerde Ankaragücü taraftarlarının kulübün biletlerde ki 6-7 misli arttırılması üzerine isyan vardı. Sivas ile oynadıkları karşılaşmada bilet ücretleri, 30-35 ve 40 TL civarındaydı. Sivas maçından bir önce içerde oynadıkları İstanbul Büyükşehir Belediye karşılaşması ise, 5-6 ve 7 TL civarındaydı. Şuan ki durumda ise, fiyat gerçekten çok "uçuk" durumda...

Bilet Fiyatları;
Kale Arkası: 120
Maraton: 125
Numaralı: 130

10 Aralık 2010 Cuma

Barcelona ve Qatar Foundation



Bugün internet üzerinden paylaşım yapan bir çok site, blog, facebook sayfası ve twitter hesapları Barcelona'nın "Qatar Foundation" ile yaptığı forma reklamını yayınladı. Biz de bugünlük boşluğu bu haberle doldurmak istedik. Yapılan anlaşma'nın değeri 5.5 yıl için 165 milyon euro civarında. Senelik 30 milyon euro gibi bir ücret kulübün kasasına girecek. Kulübün hali hazır da şuan da formasında taşıdığı BM Çocuk Fonu (UNICEF) amblemi için fona yılda 1.5 milyon euro gibi bir "hayır" işi yapıyordu. Söylenenlere göre İspanya'da ki tv gelirlerinde ki havuz da yeni bir yapılanma yapılacakmış. Ki bu durum da Barcelona'nın şuan için kasasına giren havuz parasında bir düşüş beklenilmekte. Şuanda böyle bir anlaşma yapmaları kulübün mali açıdan rahatlamasını sağlayacak. Katar'da eğitim ve bilimsel araştırmalar üzerine kurulan vakfın Barcelona gibi bir takımı seçmesi de 2022 Dünya Kupası öncesi ön hazırlık olarak düşünülüyor.

Ama baktığımız zaman forma reklamı almayan, Katalunya'nın Milli Takımı olarak değerlendiren Barcelona senelerce forma reklamına karşı bir duruş izlemişti. Milli takım reklam almaz politikası ile yoluna devam eden Barcelona, UNICEF ile yaptığı özel anlaşmayla bu tercihini biraz olsun değiştirmişti. Baktığımız zaman ise, yaptığı bu anlaşmayla bütün tabularını da yıkmış oldu. İyi mi yaptılar diye sorarsanız, "bacasız sanayi" olarak nitelendirdiğim futbolda ayak uydurmak zorunluluğu gibi bir durum oluştu. Büyük paraların döndüğü ve büyük oyuncuların oynadığı kulüplere baktığımız da inanılmaz derece de yüksek ücretlerle sponsorluklar alıyor. Bu durum kulüpleri diğer takımlardan biraz daha uzaklaştırmaya başladı bile. Barcelona'da ezeli rakibi Real Madrid'in 21 milyon euro gibi bir reklam aldığı bu pazarda şuana kadar gelmiş geçmiş en yüksek ücrete "EVET" dedi.

Bu yapılanı yanlış bulmak bana göre mantıksız bir düşünce olur. Bir de Barcelona gibi büyük kulüplerin başarılı olduğunun yanında bir de çok büyük miktarda borçlarının da olacağını düşünmek gerek. Darısı artık bizim kulüplerimizin bu gibi büyük bütçeli sponsorluk anlaşmaları imzalamasına diyerek kapatalım. 

9 Aralık 2010 Perşembe

Hafta Sonu Futbol Keyfi


10 Aralık Cuma

20.00 Eskişehirspor – Beşiktaş (LİG TV)
21.30 Hannover – Stuttgart (TRT 3)

11 Aralık Cumartesi
13.30 Karabük – Antalyaspor (DIGI)
14.00 Boluspor – Mersin İdman Yurdu (TRT 1)
16.30 Bayern Munich – St. Pauli (TRT 3)
17.00 Bucaspor – Manisaspor (DIGI)
17.00 Stoke City – Blackpool (SPORMAX / PL TV)
17.00 West Ham – Manchester City (SPORMAX / PL TV)
19.00 Diyarbakırspor – Güngören Belediye (TRT 6)
19.00 Galatasaray – Gençlerbirliği (LİG TV)
19.30 Borussia Dortmund – Werder Bremen (TRT 3)
19.30 Newcastle – Liverpool (SPORMAX / PL TV)
21.45 Genoa – Napoli (SPORMAX / TV 8)
22.00 Auxerre – Marseille (KANAL A)
23.00 Atletico Madrid – Deportivo (NTVSPOR)

12 Aralık Pazar
13.30 Bologna – Milan (TV 8)
14.00 Samsunspor – Gaziantep Belediye (TRT 1)
14.00 Sivasspor – Konyaspor (DIGI)
15.30 Bolton – Blackburn (SPORMAX / PL TV)
16.00 Roma – Bari (TV 8)
16.00 İstanbul Belediye – Trabzonspor (LİG TV)
16.30 Freiburg – Mönchengladbach (TRT 3)
17.00 Gaziantepspor – Kayserispor (DIGI)
18.00 Tottenham – Chelsea (SPORMAX / PL TV)
18.00 Lyon – Toulouse (KANAL A)
18.30 Mainz – Schalke (TRT 3)
19.00 Ankaragücü – Fenerbahçe (LİG TV)
19.00 Denizlispor – Kayseri Erciyes (TRT 1)
20.00 Zaragoza – Real Madrid (NTVSPOR)
21.45 Juventus – Lazio (SPORMAX / TV 8)
22.00 Barcelona – Real Sociedad (NTVSPOR)
22.00 Bordeaux – Rennes (KANAL A)

13 Aralık Pazartesi
20.00 Bursaspor – Kasımpaşa (LİG TV)
22.00 Manchester United – Arsenal (SPORMAX / PL TV)
22.00 Valencia – Osasuna (NTVSPOR)

8 Aralık 2010 Çarşamba

Şampiyonlar Ligi Çarşamba Kuponumuz



Bayern Münih - Basel Toplam Gol Sayısı: üstü 2.5 Gol 1.52
MŠK Žilina - Spartak Moskova Çifte Şans: X2 1.37
Real Madrid - Auxerre : 1 1.40

Toplam Oran: 2.92

Şampiyonlar Ligi Çarşamba Kısa Kısa ...


Şampiyonlar Ligin de artık gruplarda son maçlar oynanıyor. Vakit bulamadığım için kısa kısa bu akşam oynanılacak bazı karşılaşmalar için fikirlerimi sizlerle paylaşacağım... 



Bayern Munich vs Basel 


Bayern grubunu lider olarak tamamlamayı garantilemiş bir ekip. Lig'de her ne kadar kötü durumda olsalarda Şampiyonlar Ligi maçlarında ayrı bir havaya bürünüyorlar. Kadro yapısı olarak rakibinden çok daha üstün olduğunu tartışmak yanlış olur. Fakat bu kadroya rağmen lig performansıyla çok düşündürücü bir oyun oynadıkları ortada. Almanlar'ın lig de kötü giden takımlarından Schalke ve Stuttgart'da Avrupa kupalarında farklı oyunlar oynuyorlar. Bu da tipik almanların turnuva takımı olmalarından kaynaklı sanırım! Ev sahibinde Robben, Badstuber, Sattelmaier ve Olic sakatlar arasında. Ayrıca Pranjic'in de durumu belirsiz. Basel takımı ise grubu 3. sırada tamamlamıyı garantilediler. Bu grupta Cluj ile 3.'luk için yarışacakları belliydi. Bu yarışı da kazandılar. Bayern Munich karşısında futboldan zevk almak için ve seyircilere güzel bir karşılaşma izletmek için ellerinden gelenleri yapacaklardır. Benjamin Huggel, Scott Chipperfield ve Kusunga konuk ekip de sakat olan oyuncular. (2.5 Gol Üst)


Cluj vs Roma 


Ev sahibi için bir Şampiyonlar Ligi macerası daha bitmiş durumda. Ama bu büyük turnuvaya katılmayı süreklilik haline getirerek, isimlerini hafızalara kazımak istiyorlar. Bu karşılaşmada yapacakları hem prestij, hem de takımın kasasına para sokmak olacaktır. Fakat bunun için ne kadar başarılı olabilecekler göreceğiz. Ev sahibinde bu karşılaşmada Tomas Costa, Gabriel Muresan sakatlıkları Felice Piccolo ise cezası sebebi ile karşılaşmada oynayamayacak isimler. Roma takımına bakacak olursak, Basel'in Bayern deplasmanından çıkartacağı bir galibiyet ve kendilerinin kaybetmesi Şampiyonlar Ligi macerasını bitirecek. Yollarına devam etmeleri için sadece bir puan Roma'ya yetiyor. Ama bana göre işlerini zora sokmadan işlerini rahat bir şekilde tamamlamak isteyeceklerdir. Roma takımının eksiklerine baktığımızda sakatlıkları bulunan Perrotta ve Riise olmayacak.  (2.5 Gol Üst)


Arsenal vs Partizan 


H grubunda işler biraz olsun karışık. Arsenal grupta oynadığı son maçında Braga'ya mağlup olarak hem rakibini potaya sokmuş oldu hem de rahat bir şekilde lider olacağını tahmin ettiğimiz grup da 2. sıraya geriledi. Braga ile 9'ar puanı olan Arsenal, rakibinin avarajla önünde bulunuyor. Braga'nın Shakhtar deplasmanından 3 puanla dönmesi ve Arsenal'in puan kaybetmesi Arsenal tarafını mutsuz edecektir. Karşılaşma öncesi ev sahibinde Abou Diaby, Emmanuel Frimpong, Koscielny, Vermaelen, Cesc Fabregas sakatlıkları bulunan oyuncular. Konuk ekip Partizan ise, grupta sadece 1 golü ve hiç puanı bulunmayan bir ekip. Bu sezon Şampiyonlar Ligi onlar için bir facia oldu. Arsenal gibi bir takım karşısında da çok fazla şansları olmadığını düşünüyorum. Karşılaşma için iddaa'dan oynayanlar için handikapı çok fazla göz önünde bulundurmasınlar. Arsenal takımı Partizan karşısında rahat bir şekilde galip gelecektir. (1)


Real Madrid vs Auxerre 


Barcelona karşısında yine kaybeden Real Madrid, Valencia karşısında kazanarak biraz olsun moral kazandı. Grupta liderliğini de garantilemiş olan Real Madrid takımı bu karşılaşmada rahat olacaktır. Real Madrid'in iç saha performansı da oldukça üst seviyelerde. Özellikle Jose'nin çalıştırdığı takımlarda ki iç saha istatistikleri mükemmel derecede. Tabi ki bu durum Real Madrid takımını ne kadar stres'e sokar muallak. Real'in bu karşılaşma öncesi Higuain, Kaka, Gago, Canales, Khedira ve Di María sakatlar arasında. Mourinho, kaleci Casillas'ı dinlendireceğini açıklamıştı. Ayrıca Alonso ve Ramos'da cezalarından dolayı kadroda olmayacak isimler. Auxerre takımına bakacak olursak, 3 puanı bulunuyor. Avrupa Ligine gidebilmeleri için 3 puana ihtiyaçları var. Ayrıca Ajax'ın Milano'dan kayıpla dönmesini beklemeleri gerekecek. Bu stres ile Real karşısında bence bocalayacaklardır. Bir de Ndinga, Alexandre Licata,Cédric Hengbart, Sanogo, Ireneusz Jeleń, Jérémy Berthod gibi oyuncuların sakatlıklarının bulunması işlerini zora sokuyor. (1)


Zilina - Spartak Moskova 


S.Moskova Şampiyonlar Ligin'de ki son 3 maçını kaybederek çok büyük bir üzüntü yaşadı. Lige verilen önemim ardından 4. sırada tamamlanan lig mücadelesi de tuz-biber oldu. Bu moral bozukluğu ile Zilina deplasmanına gidecekler. Buradan alacakları bir galibiyetle en azından grubu galibiyetle tamamlamak istiyorlar. Kadro olarak rakibinden de üstün görünen Spartak ne kadar istekli olacak bilinmez. Fakat rakibin grupta puansız olması oran açısından Spartak Moskova'yı değerlendirilebilir kılıyor. Ayrıca Zilina takımının da ilk puan/puanlarını almak istemesi zorlu bir maçı bizim karşımıza getiriyor. Ben bu karşılaşmada 02ç şans deneyerek şansımı arttırmak istiyorum. (02 çifte şans)

Not: Kuponumuzu da ilerleyen saatlerde sizlerle paylaşırız. Hepinize bol kazançlı bir akşam diliyorum. 

Şampiyonlar Ligi Muhtemel 11'ler



Bayern Munich:
Kraft, Lahm, Breno, Tymoshchuk, Pranjic, Ottl, Kroos, Hamit, Müller, Ribery, Gomez
Basel: Costanzo, Inkoom, Abraham, Ferati, Safari, Shaqiri, Cabral, Yapi, Stocker, Frei, Streller

Cfr Cluj: Claro, Rada, Cadu, Piccolo, Tony, Culio, Costa, Kivuvu, Veloso, Bastos, Traore
Roma: Sergio, Cassetti, Burdisso, Juan, Riise, Rossi, Pizarro, Simplicio, Totti, Borriello

Marsilya: Mandanda, M'Bia, Diawara, Taiwo, N'Diaye, Cheyrou, Ayew, Lucho, Valbuena, Brandao
Chelsea: Turnbull, Bosingwa, Ivanovic, Terry, Ferreira, Malouda, Mikel, Essien, Sturridge, Kalou, Drogba

Zilina: Dubravka, Gergel, Piacek, Pecalka, Angelovic, Jez, Guldan, Belo, Vladavic, Oravec, Majtan
Spartak Moskova: Dikan, Stranzl, Suchy, Pareja, Makeev, Kombarov, Ibson, Sheshukov, McGeady, Ari, Welliton

Milan: Amelia, Bonera, Yepes, Thiago, Jankulovski, Flamini, Pirlo, Ambrosini, Seedorf, Robinho, Ibrahimovic
Ajax: Stekelenburg, Van der Wiel, Alderweireld, Vertonghen, Emanuelson, Enoh, De Zeeuw, Sulejmani, El Hamdaoui, Mido, Özbiliz

Real Madrid: Dudek, Arbeloa, Albiol, Carvalho, Marcelo, L. Diarra, M. Diarra, P. Leon, Granero, Ronaldo, Benzema
Auxerre: Sorin, Dudka, Grichting, Coulibaly, Mignot, Oliech, Pedretti, Chafni, Birsa, Traore, Contout

Shakhtar D.: Pyatov, Srna, Chygrynskiy Rakytsky, Rat, Gai, Stepanenko, Costa, Jadson, Willian, Adriano
Braga: Felipe, Garcia, Rodriguez, Moises, Elderson, Salino, Vandinho, Alan, Aguilar, Matheus, Lima

Arsenal: Fabianski, Sagna, Koscielny, Squillaci, Clichy, Song, Wilshere, Nasri, Rosicky, Arshavin, Chamakh
Partızan: Stojkovic, Stevanovic, Jovanovic, Krstajic, Lazarevski, Petrovic, Smiljanic, Babovic, Moreira, Ilic, Cleo

7 Aralık 2010 Salı

Şampiyonlar Ligi Muhtemel 11'ler



W. Bremen :
Wiese- Schmidt - Mertasacker - Prödl - Pasanen - Fritz - Frings - Arnautovic  - Hunt - Marin - Almeida 

İnter : Castellazzi - Natalino - Cordoba - Materazzi - Santon  - J.Zanetti - Motta - Biabiany - Muntari - Pandev - Eto'o 

------------------------------

Twente : Boschker - Tiendalli - Douglas - Wisgerhof - Rosales - Chadli - Janssen - Landzaat - Brama - de Jong  - Marc Janko 

Tottenham : Gomes - Hutton  - Gallas  - Bassong - Assou-Ekotto - Bale - Modric - Palacios - Lennon - Defoe - Crouch 

------------------------------

Lyon : Lloris - Cissokho - Lovren  - Cris - Reveillere  - Makoun - Toulalan - Pjanic  - Bastos - Lisandro Lopez  - Briand 

Hapoel Tel Aviv : Enyeama - Bondarv - Fransman - Da Silva -  Badier - Shish - Yadin - Vermouth - Zehavi - Tamuz - Shechter 

------------------------------

Benfica : Roberto - Coentrao - Luiz - Luisao - Pereira - Gaitan - Garcia - Amorim - Aimar - Cardozo - Saviola 

Schalke : Neuer - Schmitz - Metzelder - Höwedes - Uchida - Edu - Rakitic - Kluge - Jurado - Raul - Huntelaar

------------------------------

Bursaspor : Yavuz Özkan - İsmail Haktan - Serdar Aziz - Stepanov - Vederson - Volkan - Hüseyin Çimşir - İnsua - Ozan İpek  - Turgay - Sercan Yıldırım 

G. Rangers : McGregor - David Weir - Foster - Bougherra - Whittaker - Hutton - McCulloch - Davis - Weiss - Miller - Naismith 

------------------------------

Manchester United : Kuszczak - Rafael - Vidic - Ferdinand - Evra - Nani - Fletcher - Carrick - J.S. Park - Rooney - Berbatov 

Valencia : Guarita - Bruno - Ricardo Costa - Maduro - Miguel - Albelda - Alberto Costa - Pablo - Mata - Soldado - Aduriz 

------------------------------

Barcelona : Pinto - Adriano - Puyol - Pique - Maxwell - Busquets - Mascherano - Alcantara - Messi - Bojan - İniesta 

Rubin Kazan : Ryzhikov - Ansaldi - Orekhov - Navas - Salukvadze - Murawski - Noboa - Martins - Kaleshin - Eduardo - Kornilenko 

------------------------------

Fc Kopenhag : Wiland - Pospech - Otessen - Zanka - Wendt - Bolanos - Claudemir - Kvist - Vingaard - Gronkjaer - N'Doye 

Panathinaikos : Tzorvas - Vyntra - Boumsong - Kante - Spyropoulos - Katsouranis - Gilberto Silva - Marinos - Luis Garcia - Christodopoulos - Cisse 

Naklen Yayınlar


7 Aralık Salı 

21:45  Barcelona - Rubin Kazan (Euro Futbol)
21:45  Bursaspor - G. Rangers (Star TV)
21:45  Benfica - Schalke (HD4 Men)

8 Aralık Çarşamba
21:45 Arsenal - Partizan (HD4 Men)
21:45 Marsilya - Chelsea (Euro Futbol) 

İniesta - Xavi - Messi ve Barcelona


FIFA'nın en büyük ödüllerinden biri olan Ballon d'Or ödülü için bu sene 23 aday arasından eleme yapıldı ve 3 Barcelona'lı oyuncu kaldı. Andres İniesta, Lionel Messi ve Xavi... Bu 3 oyuncu içerisinde Xavi ve İniesta kulüp bazında ki başarılarını İspanya Milli Takımları'na da yansıtarak, Dünya Kupasını kaldırdılar. Messi'nin bu büyük ödüle adaylığını tartışmak mümkün değil. Fakat kişisel düşüncem bu sezon Xavi veya İniesta'nın bu ödülü alması yönünde olacak. Çünkü, Dünya Kupası'nı kaldırmış bu iki oyuncu bana göre bu ödülü fazlasıyla hak ediyorlar. Benim adayım: Andres İniesta. İspanya'ya Dünya Kupasını getiren golü uzatmalarda atmış olması bu fikrimde etken oldu. Xavi de bu ödülü fazlasıyla hak eden bir oyuncu fakat ödül İniesta'ya gidecek gibi geliyor. Ayrıca bu ödüle bu oyuncuların sürekli aday gösterilmesinde de Barcelona'yı es geçmek büyük ayıp olur. Barcelona gibi futbolcu fabrikasının bu oyuncuların futbolu bırakmasından sonra da bu ödüle aday/alacak oyuncular yetiştirebileceğinden şüphemiz yok. Bu büyük ödülde son sözü FIFA'nın jürisi karar verecek. Bakalım bu anlamlı ödülü hangi oyuncu kazanacak.

"Biz de kendimizce bir jüri oluşturup, bu oyunculardan hangisinin bu ödülü alacağına aşşağıda bulunan ankete katılarak karar verelim!"



5 Aralık 2010 Pazar

Beşiktaş vs Bursaspor Muhtemel 11'ler


Besiktas : Cenk, İbrahim Toraman, Ersan, İbrazim Uzulmez, Hilbert, Ernst, Aurelio, Necip, Guti, Ali Kucik, Holosko

Bursaspor : Ivankov, Vederson, Ömer, İbrahim, M.Keceli, Ergic, Svensson, Batalla, Volkan Sen, Ozan İpek, Turgay

3 Aralık 2010 Cuma

Hafta Sonu Futbol Keyfi



4 Aralık Cumartesi

14.00 Altay – Boluspor TRT 1
14.00 Manisaspor – G.Antepspor DIGI
16.30 E. Frankfurt – Mainz TRT 3
17.00 A.Gücü – Sivasspor DIGI
17.00 Arsenal – Fulham SPORMAX
17.00 Chelsea – Everton PL TV
19.00 Kasımpaşa – Galatasaray LİG TV
19.00 Levante – A. Madrid NTVSPOR
19.30 Blackpool – Man. United SPORMAX
19.30 Schalke 04 – B.Münih TRT 3
21.00 Osasuna – Barcelona NTVSPOR
21.45 Milan – Brescia TV 8 - SPORMAX
22.00 Montpellier – Lyon KANAL A
23.00 Real Madrid – Valencia NTVSPOR
5 Aralık Pazar
14.00 Beşiktaş – Bursaspor LİG TV
15.30 West Bromwich – Newcastle United SPORMAX
16.00 Fiorentina – Cagliari TV 8
16.00 Konyaspor – Gençlerbirliği DIGI
16.30 Leverkusen – Koln TRT 3
18.00 Sunderland – West Ham SPORMAX
18.00 Nice – Marsilya KANAL A
18.30 Nurnberg – B. Dortmund TRT 3
19.00 Antalyaspor – İstanbul BŞB DIGI
19.00 Fenerbahçe – K.Karabük LİG TV
19.00 Çaykur Rize – Adanaspor TRT 1
20.00 Villarreal – Sevilla NTVSPOR
21.45 Catania – Juventus TV 8 - SPORMAX
22.00 St. Etienne – Bordeaux KANAL A
6 Aralık Pazartesi
20.00 Kayserispor – Eskişehirspor LİG TV
22.00 Liverpool – Aston Villa SPORMAX
22.00 D. La Coruna – Hercules NTVSPOR

30 Kasım 2010 Salı

'Orgasmo'


Xavi ne demişti... "Winning el Clasico is like having an orgasm", "El Clasico'yu kazanmak orgazm olmak gibidir".

İspanya'nın Sport gazetesi de Xavi'yi kırmamış ve başlığı yapıştırmış... "Camp Nou'da orgazm" ... 

Barcelona:5 - Real Madrid:0



Nerden başlayacağımı bilemiyorum. Okadar güzel futbol oynayan bir Barcelona takımı vardı ki sahada gerçekten de hayranlıkla izledik. Karşılaşma öncesi Real'in artık bu sahadan puan alacağı düşüncesi İspanyol medyasında yapılan anketlerde ortaya çıkmıştı. Ama ne yazık ki Barcelona bu duruma sadece attığı 5 golle cevap verdi. 5 gol, dile kolay. Dünya'nın en iyi iki takımının oynadığı bir karşılaşmada alınan bu galibiyet, tarihte ki yerini alacak ve unutulmayacak şekilde kazındı.


Barcelona'nın futbolunun yanı sıra Real Madrid takımının da bir okadar kötü olduğunu söylemek mümkün. Buna Barcelona takımı rakibine top oynatmadı diyebiliriz. Fakat bir Real Madrid takımı da en azından 3-4 pozisyona girmeliydi. İlk yarıda bir kaç pozisyon bulsalarda ikinci yarı neredeyse santra vuruşu dışında top ayaklarına bile değmedi.


Karşılaşma'nın daha 8. dakikasında Pedro'nun pasında defansın sektirdiği topu iyi takip eden Xavi attığı golle aslında derbi'nin az çok nereye doğru gideceğinin sinyalini vermiş oldu. Golü bulduktan sonra biraz olsun rakibe top gösteren Barcelona, daha sonra tekrar rakibinden topu alarak, kendine has futbolunu oynamaya başladı. Hiç sıkılmadan ve büyük bir sabırla pas yapan Barcelona, daha 10 dakika geçmişti ki Villa'nın ceza sahasına girerek çektiği şutun Ramos'a çarpmasıyla Pedro fırsatçılığını kullanarak durumu 2-0'a getirmişti bile


2-0'dan sonra çok daha rahat futbol ortaya koyan Barcelona, dilediği gibi pas yapıyor, istediği zamanda rakip kalede tehlikeler yaratıyordu. İlk yarıda goller dışında 2 tane de biraz ortamı geren haraketler oldu. Bunun ilki Carvolho ile bir pozisyonda Messi'nin kendisini yere atmasıydı. Çok fazla abarttığı gibi Carvalho'dan dirsek darbesi yememesine rağmen, kendinden beklenmiyecek bir harekette bulunurak, hakemi aldatmaya yönelik kendisini yere atmasıydı.



Bunun dışında dediğim gibi goller dışında ki 2 pozisyondan biri de Ronaldo'nun Valdes tarafından ceza sahasında düşürüldüğü pozisyondu. Maçın kırılma anı olabilir miydi? Bana göre evet olabilirdi. 40. dakika da 10 kişi kalınması ve kalecinin oyundan çıkartılması, saat gibi işleyen diğer 10 oyuncudan birinin saha dışına yani saatin bir parçasının eksik kalmasına neden olacaktı. Pozisyonda, Ronaldo'nun Valdes'den daha çabuk davrandığı ve kaleciden gelen darbeyle yerde kaldığını görmüşüzdür. Ama hakem kararını kale vuruşundan yana kullanarak, bana göre karşılaşmada ki en büyük hatasını yapmış oldu.


İlk yarının ardından ikinci yarıda inanılmaz bir Barcelona futbolu izledik. Çok fazla yorum yapılmayacak seviyedeydi. Rakibi karşısında yüzde 90'lara varan bir pas isabeti ve neredeyse yüzde 70lere varan bir topla oynama yüzdesi ile rakibi karşısında adeta "alaycı" bir tavır takınmışlardı. Bu da haklarıydı!. Ezeli rakipleri karşısında son senelerde ki inanılmaz üstünlüklerini devam ettirmeleri de işin zevkiydi. Zaman zaman gerilen ortamlardan kaynaklı çok fazla sarı kartın çıktığı bir karşılaşma olmasını doğal bir şekilde karşıladım. Fakat rakip sahada olan bir pozisyona sürekli kalesinden gelen Valdes'i anlayabilmiş değilim. Pique ve Valdes'in sürekli tahrik eder şekilde ki davranışları "El Clasico" da sürekli alıştığımız durumlardan biri olmuş durumda. 


İkinci yarının sadece Barcelona lehinde olması skoru da haliyle tetikledi. Seyircisinin de isteklerini kırmayan Barcelona rahat futbolunu golleriyle süsledi. 5-0'ın dışında atılan 3. gol de biraz olsun kendimce düşünerek, ofsayt olduğu kanısına vardım. Şimdi kural nediyor? Fifa Genel Sekreteri Urs Lins imzalı 968 nolu sirküle göre, futbolcu'nun kafasının, vücudunun veya ayağının her hangi bir bölümü rakip kale çizgisine toptan veya rakibin son oyuncusundan daha yakın ise, "ofsayttır" denilmiş.



Yukarıda ki resme göre bir yanlış düşüncem olmasın diye defalarca baktım. Villa'nın kafası Pepe'den ilerde... Sol ayak diz kapağı da önde... Hadi diyelim yan hakem onu nerden görecek. Zaten hakemin durduğu yerde yanlış. Çizgiyi güzel bir şekilde çekmişler, ama o gitmiş üzerinde durmamış. Bu da bir hakem hatası olarak karşılaşmada Barcelona'ya bana göre avantaj getirmiştir. İlk yarının 10. dakikasında ve ikinci yarının 10. dakikasında Barcelona zaten istediği golleri bularak rakibin de moral/motivasyonunu dağıtmıştı. Bu konulardan bahsediyor olmam Barcelona'nın galibiyetini lekemek adına değildir. Olamaz da. Sadece birşeylerden bahsetmek istemiştim derbiyle ilgili bunlar benim aklımda kalmış.


Saatin çok geç olmasından ve yazının öyle hemen sıcak çıkmasından kaynaklı kusurlarımız olabilir. Ama kendimizce biraz olsun bu güzel derbinin son yazısını yazmak istedik. Umarım biraz olsun, başarılı ve anlaşılabilir bir yazı yazmışızdır. Ama şunu da eklemek isterim ki, Barcelona bu şekilde oynadığı sürece, Real Madrid'in işinin çok zor olduğunu düşünüyorum.


Herkese iyi geceler, nice derbiler... Barça Severler'e Gelsin... 



Barça Severler'e Gelsin...

29 Kasım 2010 Pazartesi

Barcelona vs Real Madrid Muhtemel 11'ler



Gün içerisinde Higuain'in sakatlığından dolayı oynamayacak haberlerinden sonra. Marca.com muhtemel 11'lerde Higuain yerine beklenen ismi Benzama'yı kadroya ekledi. Son durum bu şekildedir arkadaşlar. 

El Clasico Bahis Kuponları/Tercihleri


Başlama vuruşunu hangi takım yapar? Real Madrid @1,90
Busquets Sarı Kart Görür @2,35
Xabi Alonso Sarı Kart Görür @2,15
Pique Sarı Kart Görür @2,10 

Kendimizce bu derbiden keyif almak adına bir kaç bahis yaptık. Herkese güzel bir derbi izleme dileğiyle, bol kazançlar/şanslar. 

El Clasico Hakemi: Iturralde Gonzalez Hakkında



Nou Camp'da oynanacak derbi'nin hakemi Iturralde Gonzalez ; Gonzalez'in yönettiği son maçlara ve nasıl bir yapısının olduğunu inceleyelim. Bu hakemi büyük ihtimal aramızdan hatırlayanlar olacaktır. Fenerbahçe ile AZ in 3-3 berabere kaldığı maçta itiraz eden her oyuncuya acımadan sarı kartı çıkaran isim.. Ayrıca Lille 2-1 Fener ; Galatasaray 1-0 Olympiakos maçını yönetmişti. Galatasaray maçında 8 kez sarı kart gösterirken ; Lille maçında 4 kez kart çıkmıştı. Yönettiği son maçlara bakacak olursak;


Zaragoza 1-2 Betis ( 3 sarı kart)
Sevilla 2-0 Valencia ( 1 kırmızı 1 sarı kart)
Hajduk 2-3 Zenit ( 4 sarı kart 2 penaltı)


Son yönettiği El-Classico ise Ronaldinho'nun yıldızlaşıp Barcelona'nın , Real Madrid'i deplasmanda 3-0 yendiği maç


Bu karşılaşmada kart görmesi yüksek olan isimlere gelmeden muhtemel 11'leri yazalım.


Barcelona : Valdes - Alves - Pique - Puyol - Abidal - Sergio Busquets - Xavi - İniesta - Pedro - Messi - Villa


Real Madrid : Casillas - Ramos - Pepe - Carvalho - Marcelo - Khedira - Xabi Alonso - Di Maria - Mesut - Ronaldo - Higuain


Sarı kart görmesini beklediğim isimler ; Barcelona cephesinde İniesta ve Xavi takım içindeki liderlik vasıflarından dolayı çok kez hakeme itirazda edebilir. İniesta'nın son Nou Campdaki maçta Ronaldoyla girdiği diyalogları hatırlıyorum. Yine Barcelonada Alves ve Busquets'in sert oyunları ve Alves'in itirazdan dolayı görebilecek kartı.. Yine Pique ve Abidal de dengesizliklerinden dolayı bu listeye girebilecek isimler..


Real Madrid cephesinde ise; ilk baktığım yer orta sahanın ortasıydı burda bulunan Alonso ve Khedira kart görmeye en yakın isimler. Yine Ramos ile Pepe sert oynayan isimler , Ayrıca Barcelona oyunu kanatlara yayarsa Marcelo'nun da Messi karşısındaki işi zor.


Özel etkinlik bahis tercihlerimiz; 
Sarı Kart Barcelona 3.5 ÜST @ 2.25
Sarı Kart Real Madrid 3.5 ÜST @ 1.67
Sarı Kart 6.5 ÜST @ 1.75
Puyol gol atar @ 13.00
Busquets Sarı kart görür @ 2.35
Alves sarı kart görür @ 2.85
Khedira sarı kart görür @ 2.40
Pique sarı kart görür @ 2.10
Xabi Alonso sarı kart görür @ 2.15

El Clasico Yorumu



Herkes'in sabırsızlıkla beklediği karşılaşma hafta başı oynanılacak olması, derbiye olan ilgiyi azaltmış durumda değil. Katalunya'da ki seçimler nedeniyle p.tesi gününe ertelenen "El Clasico" da Barcelona rakibi üzerinde ki üstünlüğünü korumak, Real Madrid ise, yeni yapılanmayla rakibi karşısında eksikliğini gidermek için oynayacaktır. 



Hafta sonu oynanılan derbilere değinecek olursak, Sporting Lizbon vs Porto derbisi özet görüntülerini izlediğimde sahada gerçekten mücadele gücü çok yüksekti.İlk yarıda Sporting'in sahada tek hakim olduğu fakat, Porto'nun da Falcao ile karşı karşıya daha 8. dakika da gol kaçırdığını da unutmamak lazım. İkinci yarı da Porto biraz olsun dengeyi kurarak, sahadan bir puanla ayrılmasını bildi. Gelelim bizim derbimize, futbol adına her iki takımında çok fazla ümit vermediği bir karşılaşmaydı. Galatasaray'ın bu kadar kötü futbol oynaması ve Beşiktaş'ın da korkak bir futbol oynaması beni derbiyi izlemekten uzak kıldı. Sonuçta Beşiktaş altın değerinde bir 3 puanlar aldı. Galatasaray'ın bundan sonra nasıl bir mantalite ve anlayışla lige devam edeceğini merak ediyorum. 


Bunlar sadece derbicik! diye nitelendirebileceğim maçlar. Tabi ki hepsinin ayrı bir mazisi var. Ama asıl derbi bugün oynanılacak ve dünya da rekor sayılara ulaşacak "El Clasico I". Bu 2010 yılının en büyük ve son derbisi olacak. Bir zamanlar bu derbiden de büyük "El Superclasico" vardı. Boca vs River... Ama onun da artık tadı tuzu kaçtı. Veteranlar, emekliler, yaşlılar çıkıyor artık sahaya. Ama bu derbi de öyle olmayacak. Mevkiilerinde dünyanın en iyileri bu karşılaşmada olacak. C.Ronaldo, Messi, Xavi, Casillas, Ramos, İniesta, Puyol, Carvalho vs... Bir çok star bu karşılaşmada seyircileri mest etmek için ve takımlarının kazanması adına sahada olacak. 


Az da olsa takım bilgilerini verebilecek olursak, Barcelona sezona iyi başlamamasına rağmen, şuanda tam istenilen kıvama gelmiş durumda. İniesta ve Messi'nin yükselen form grafiği ile Xavi ve Pedro'nun da yardımları takımı ileriye doğru götürmekte. Saat gibi işleyen bir takım olmalarına rağmen kusurlar da olabiliyor. Nitekim, hala nokta /santraforforvet konusunda sıkıntı çekiyorlar. Villa'dan hala istenilen verim alınamıyor. Ki baktığımız zaman Zlatan'dan da alınamamıştı. Zamanında kişiliği bozuk ama futbol yeteneği üst düzey olan bu oyuncuya harcanan para Eto'o'ya yapılmış büyük bir haksızlık olarak benim kafamda yer etmiştir. Barcelona zarar etmişmidir? etmiştir. Ama forvet hattının bir önemi de yok. Takımın geri kalanı tıkır tıkır işlemekte. Bu da forvet oyuncularının sadece olması gereken yerde olması anlamına geliyor. Villa'da sanırım Messi ve İniesta'nın hızına yetişememe gibi bir sorunu var. Ama kaliteli forvet oyuncusunun zamanla bu durumu da atlatacağını düşünüyorum. 


Real Madrid takımından da kısaca bahsedelim, son seneler de bir çok transfer yaptılar. Fakat hiç biri bana göre Jose Mourinho kadar ses getirmedi. Kariyeri mükemmel ve futbol bilgisi üst düzeyde bir teknik patron ile ancak, Ronaldo, Kaka, Higauin, Benzema vs... gibi oyuncular yönlendirilebilir ve yönetilebilirdi. Zaten şuan itibariyle oyunculardan çok Mourinho'nun üzerinde bir baskı mevcut. Çünkü çoğu kişi Real'in puan alma ihtimalinin Jose'nin ellerinde olduğunu düşünüyor. Bende bunu düşünsem de sahada futbolcuların da çok önemli olduğunu düşünüyorum. Neticesinde sahaya hocalar çıkmıyor. Ama yaptıkları hamleler olsun, taktik ve mantel anlamda oyuncularını hazırlamaları olsun Jose'nin bir eksiğinin olmadığını da söyleyebilirim. Ronaldo bu sezon Mourinho ile inanılmaz bir çıkış yaptı. Özellikle, Manchester'da ortaya koyduğu performansa biraz olsun yakınlaşmaya ve ilerisi için çok daha iyi işler yapabileceğini gösterdi. Forvette ki biraz olsun aksayan noktalara acil müdahale olarak Ronaldo yetişiyor. Mesut'un bu takımda oynuyor olduğunu görmek gerçekten sevindirici. Her ne kadar Alman Milli takımını seçmiş olsa da Türk asıllı olması yeterlidir. Defansın da geçtiğimiz senelere göre biraz daha iyileştirme yapan Real'in bu kadrosu bu sahadan puan alabilecek seviyede.


Maç sonuç bölümümüze gelecek olursak, ben her iki takımında öncelikle kaybetmemek için oynayacaklarını düşünüyorum. Real'in bu karşılaşmadan kazanarak ayrılması, Barca'nın rakibin sene sonuna kadar hata yapmasını beklemekle geçecektir. Barca bu duruma müsade etmemek için önceliği kaybetmemeye daha sonra ise bulabileceklerini pozisyonları değerlendirmeye gidecektir. Ben "kraliyet" ailesi tarafını tutuyorum. Bana göre Real Madrid sahadan kaybetmeden ayrılacaktır. Ama siz bahis severler bu karşılaşmaya hangi bahisi oynamak istiyorsanız değerlendirebilirsiniz. Çünkü bu karşılaşma için şu bahis kesin gelir diye birşey söylemek mümkün değildir. Olamaz! da. İsteyen Barça kazanır oynasın isteyen 2.5 gol üst. Sadece bu büyük derbi'nin keyfini çıkartalım. 

Real Madrid Kaybetmez @ 1,70


28 Kasım 2010 Pazar

El Clasico Gecesi


İspanya'da bir çok yer de gösterimde olan bu müthiş derbiyi bizim ülkemizde de bu şekilde özel etkinliklerle izlenilebilir olması sevindirici. Taksim Live'ın böyle bir etkinliğin içinde bulunması da sevindirici bir haber. Maç öncesi ve sonrasında eğlenceli olacak bir organizasyon hazırlamışlar. Pazartesi günü El Clasico'yu bu gibi etkinliklerle izlemek isteyenler için güzel bir seçenek. İçeri girişin 10 tl olduğu ve 1 adet bedava içkinin olduğu biletleri biletix'den temin edebilirsiniz. 

Galatasaray vs Beşiktaş

Hafta'nın en önemli karşılaşmasında Hagi yönetiminde ki Galatasaray Sami Yen'de ki son derbisini Schuster yönetiminde ki Beşiktaş'a karşı oynayacak. Karşılaşmayı Türk futbolu'nun en iyi ve en üst düzey hakemi Cüneyt Çakır yönetecek. 


Galatasaray cephesine değinecek olursak, Hagi ile Fenerbahçe karşısında alınan puanla bayram havası oluşmuştu. Yıllar sonra Kadıköy'den puanla dönen Galatasaray, derbi de oynadığı futbolu bir daha oynayamadı. Fenerbahçe karşısında alınan beraberlik ve ardından zorlu Antalyaspor karşılaşmasından alınan 3 puanla herşey güllük gülüstanlık görünmeye başladı. Ama geri kalan maçlara baktığımızda bu görüntünün hiç de iyiye gitmediğini gösteriyordu. Trabzon karşısında alınan mağlubiyet, ardından Manisaspor'a Sami Yen'de kaybetmeleri ve son olarak da Kayserispor beraberliği ile çalkantılı bir dönem başladı. Zaten sezon başından beri çalkantılarla boğuşan Galatasaray'da sular bir türlü durulmuyor. Misimovic olayı, yönetici olayları, sakatlıklar ve alınamayan puanlar taraftarın da sabrının taşmasına neden oldu. Misimovic gibi bir oyuncunun kadro dışı bırakılmasına inanamıyorum. Wolfsburg ile süper bir sezon geçiriyor ve şampiyon kadronun en önemli parçası oluyor. Türkiye'de Polat beyin otelinde kalıyor. Üstüne otele ödeme yapıyor. Ev istiyor tahsis edilmiyor. Üzerine ailesiyle otelde aynı oda da kalamayacağı söyleniyor. Bir de araç konusunda kimsenin yardımı olmadan yurt dışından arabasını getirtiyor. Gümrük işleriyle tek başına uğraşıyor. Bu kadar dışlanmış bir oyuncudan sahada zerre verim almanız beklenemez zaten. Arda Turan ve Baros için de ayrı bir parantez açabiliriz. Her iki oyuncunun da bu takım içn ne kadar önemli olduğunu gördük. Bu oyuncular olmadan özellikle Baros olmadan takım gol bulamıyor. Zaten onun dışında da gol atabilecek oyuncu yok. Hagi'nin bu maç da nasıl bir 11 seçeceği de çok önemli. İleri de Kewell, Elano ve Pino 3'lüsü ile başlaması takımın hücum yönünde biraz olsun iyileşmesine neden olsa da defansif anlamda zaaflarını ortaya çıkartacaktır. Hagi'nin orta alanda her zamanki gibi rakibe pres yapan ve oynatmamaya çalışan orta sahayla çıkacağını düşünüyorum. Defans kurgusu olarak bana göre zayıf olan Galatasaray da en büyük dezavantaj kalede. Kalede bir türlü istenilen oyuncuyu bulamadılar. Galatasaray için gerçekten de zor geçecek bir derbi. Alınacak mağlubiyet zaten yarıştan uzak olan Galatasaray'ı daha da uzaklaştıracaktır. 


Beşiktaş cephesine bakacak olursak, sezon başında show! yapıyorlardı. Bunu getirdik, şunu getirdik. Olmaz!. Fenerbahçe senelerce bu yıldızları takıma getirdi. Sonuç: sıfır. Aslında Beşiktaş takımında asıl sorun hoca da. Zaten bu sorun Rijkaard'da da vardı. Geldikleri takımlarda akılları kalan ve mevcut kadrolarında Messi, Xavi, Kaka vs. gibi oyuncular yaratmaya çalıştılar. Bunların olamayacağını geç de olsa anladılar. Fakat iş işten geçti diyebilirim. Beşiktaş şuan itibariylen 4 mağlubiyeti bulunuyor. Puan kayıplarını da işin içine katarsak, artık limitini doldurdu. Şampiyonluk için artık, özellikle mağlubiyeti unutmalılar. Ama bunun mümkün olmadığını düşünüyorum. Çünkü, Beşiktaş takımı hiç de iyi futbol oynamıyor. Özellikle kendi evinde. Seyircisinin desteğini lehlerine kullanamıyorlar. Konya karşısında ecel terleri, Kasımpaşa karşısında korku filmi!, kazandıkları Antalya maçında umutsuz futbol, Manisaspor karşısında alınan mağlubiyet'i saymıyorum bile. Tamam kadronda Guti var. Quaresma var. Forvet de Bobo var. Defansında genç yetenek Ersan var. Hadi orta sahanda da Ernst var. Arkadaş ozaman bu takım çatır çatır futbol oynayacak. Bunun başka bir yolu yok. Çıkıp televizyonlara bu ülke de 60'ların futbolu oynanıyor demeyeceksin. Oynanıyorsa! ozaman sende mantalite'ni değiştireceksin takımı öyle oynatacaksın. Ki ben bu ülke de hala 60'ların futbolu oynandığını düşünmüyorum. Eğer ozamanlara dönecek olursak, 3 büyükler şuan bir çok takımla arasında ki farkı çoktan açmış olurdu. Hep bir bahaneler var. Beşiktaş takımı kazandığı maçlarda bile çok zorlandı. Karşılaşmalarda baskıyı iyi kursalarda devamını getirememe gibi bir kusurları var. Genellikle karşılaşmaların son 15 dakikalık diliminde iyiler. Bu bazen iyi sonuçlar veriyor. Ama vermediği maçları da gördük. Schuster bu karşılaşmada takımı oynatacak bir 11'le sahada olacaktır. Yani oyunu çirkinleştirecek bir oyun anlayışlarının olmayacağını düşünüyorum. Bu karşılaşmada  Beşiktaş'ın en büyük dezavantajı Bobo gibi bir yeteneğin sahada olamayacak olması. Yeteneklerine hayran olduğum Bobo bana göre bu takımın en önemli parçası. Zamanında gönderilmek istenilmesine de şaşırmıştım. Böyle bir yeteneği hala izliyor olmam benim için sevindirici bir durum. Guti ile başlayacaktır! Guti şuana kadar tam istenilen futbolunu oynamıyor. Zaten oynamasını da beklememek lazım. Neden? Elini ayağını çekmiş artık. Emeklilik dönemi ve çok da iyi para kazanıyor. Artık bu işi zevk için yapıyor. Guti'nin arkasını toplayan takımın bir diğer önemli parçası Ernst... Aurelio'nun Fenerbahçe'de ki günlerini anımsatıyor. Gerçekten orta alanda savaşçı ve mücadeleci ruhuyla tek başına savaşıyor diyebiliriz. Guti'nin de takıma gelmesiyle artık geçtiğimiz senelere göre daha çok ataklara yardım ediyor. Bu da takım için olumlu sonuçlar veriyor. 


Çok fazla lafı uzattık. Maç bahis tercihimize değinecek olursak. Galatasaray cephesinde kaptan Arda bu karşılaşmada kesin olmayacak. Baros'un ise 18'de ki yerini alabileceği söyleniyor. Ayrıca orta sahada Ayhan'a yardımcı olan ve yükünü biraz olsun azaltan Mustafa Sarp sakatlar arasında. Beşiktaş takımında ise Quaresma, Rüştü, Nihat, Bobo ve Ferrari eksikler arasında ki önemli isimler. Her iki takım için de var olma maçı. Maçı kaybeden gerçekten de yarışın çok dışında kalacak. Özellikle Galatasaray için Avrupa kupalarına katılma şansı bile zora girebilir. Ben bu karşılaşmada puana daha çok ihtiyacı olan takımın Galatasaray olduğunu düşünüyorum. Ama her iki takıma da güvencem çok az. Bu yüzden benim karşılaşma için tercihim "Galatasaray Kaybetmez" olacak. Tek bahis tercihi olarak bu bahisi sizlere önerebilirim. Seyir zevki güzel ve fair-play çerçevesinde güzel bir derbi izleriz. Her iki takıma da başarılar.

Galatasaray Kaybetmez @ 1,37




Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...